Koronavirüse Karşı Aşı Ne Zaman Bulunacak?


Haritaya bakarsak bu işin bayağı para getirdiği kesin

DSÖ'ye göre Sars-CoV-2 aşısı üzerine Dünyada toplam 101 araştırma yapılıyor. Bunların çoğunluğu, Almanya, İsviçre ve Avusturya'da. İngiltere Oxford Üviversitesi'ne bağlı Jenner Enstitüsü ilk aşıyı bu yıl, 2020 yılının sonbaharına piyasaya süreceklerini söylediler. Deneyi önce maymunlar, sonra da yakın geçmişte insanlar üzerine yapmışlar. Aşının nasıl bu kadar çabuk güvenerek piyasaya sürülebileceği konusundaki görüş şöyle: Zaten Koronavirüsünün değişik versiyonları üzerinde araştırmalar yapılmış. Bundan dolayı virüsü iyi biliyorlar ve tanıyorlarmış. Bunlar mesela SARS ve MERS virüsleri. Oradaki edindikleri bilgileri kullanarak şimdi Covid-19’a karşı aşı geliştirebiliyorlar. Bundan dolayı yine ülkeler ve Sağlık Bakanlıkları daha çabuk izin çıkartıyorlar.
Bu, Prof. Dr. Wofgang Wodarg gibi insanların tezlerini destekler gibi sanki.
Almanya'da Biotech'in CEO'su ve İcra Kurulu Başkanı olan Prof. Şahin'in geçen hafta aşı denemelerine başlayacağını söylediğine dair bir haber vardı. Bu bayağı ses getirmişti. Almanya’da aşı konusunda araştırma yapan sadece Biontech CEO'su ve İcra Kurulu Başkanı Prof. Dr. Uğur Şahin ve ekibi değil. Pek çok yerde araştırma yapılıyor. Aşı konusunda tüm araştırmaların yarısından fazlası Almanya’da yapılıyor. Ama alman araştırmacıların özelliği çok titiz ve dikkatli olmalarıdır. 2021 yılının birinci veya en kesin olarak ikinci yarısında aşının geleceğini söylüyorlar.
Profesör Şahin’den başka şu anda duyulan, Tübingen’de ilerlemiş ciddi bir araştırma var. Bu araştırmadan da bayağı yüksek beklentiler var. Araştırmalar sadece aşı ile sınırlı da değil. Aynı zamanda hastalık sürecinin ve tedavinin daha iyi ve insani geçebilmesi için araştırmalar da var. Amerika’da şu anda çok hızlı bir şekilde bir Ebola ilacının Covid-19 hastalarında da kullanımında izin verildi. Remdesivir adlı bu ilacın kullanımına izin verildiğini Trump duyurdu. Bu ilaçla gelen ilk deneyimlerin iyi olduğu ve hastalığın daha rahat geçmesinde yardımcı olduğu kanıtlandı.
Aşıya dönecek olursak bu konuda en erken 1,5-2 senede aşının geliştirilebileceğini söylemişlerdi. Ama şimdi görülüyor ki bu gelecek yıla kalmayacak, bu yıl gerçekleşecek. Neden böyle çabuk derseniz yukarıda belirttiğim gibi diğer virüslerle aynı familyadan olduğunu ve izinlerin daha çabuk çıktığını öne sürecekler elbette. En azından komplo teorisyenleri denilen gruplar için bu iyi bir malzemel olacak.
Güney Kore’de daha önce Covid-19’a yakalanan hastaların bir daha yakalandığı söylenmişti. Ancak geçenlerde yapılan bir klinik araştırmada bunun yanlış bir bilgi olduğu ortaya çıktı. Yani bu hastalığa bir kez yakalanıp atlatan kişi virüse, Covid-19’a karşı bağışıklık geliştiriyor ve rahatlıkla hastaların bulunduğu yerlere girip çıksa bile hastalanmıyor. Bu gibi kişileri mesela kritik yerlerde kullanılabilirler, görevlendirilebilirler.
İsterseniz gelin sizinle Koronavirüsü, Sars-Cov-2 ve Covid-19 nedir bir anlamaya çalışalım. Çünkü bu konuda bilgi karmaşası kadar kavram kargaşası da maalesef aldı başını gitti.

1.    Koronavirüsü: Koronavirüsü bir virüs familyasının adıdır. Bu familyanın bir elemanı da bizi şimdilerde meşgul eden Sars-CoV-2’dir. İlk zamanlarda ismi konmadığından yeni tür Koronavirüsü diye anıldı.

2.    Sars-CoV-2: Bu yeni tür Koronavirüse Dünya Sağlık Örgütü Sars-CoV-2 (‘’Severe Acute Respiratory Syndrome’’- Coronavirus-2) ismini verdi. Yani bu isimle virüsün semtoma sebep olabileceği ama bunun her zaman olmadığı vurgulandı.

3.    Covid-19: Sars-CoV-2 enfeksiyonunun sebep olduğu solunum yolu hastalığına Covid-19 (Coronavirus-Disease-2019) dendi. Covid-19 hastaları bu şekilde Sars-CoV-2 virüsünü taşıyan ve buna mütakip semtom gösteren hastalardır.
Virüsün mutasyon geçirme olasılığı çok yüksek. Vücutta mutasyona uğruyor. Normal şartlarda aşı geliştirmeden önce virüsü tanımak için birkaç sene araştırmak gerekiyordu. Pandemiden dolayı hızlı davranılıyor ve hemen aşıyı çıkartmak istiyorlar. Çünkü ekonomiler, devletler çökerse gelecekte çok kötü günler olabilir.
Almanya’da ve Avrupa’da özellikle çocuklarına aşı yaptırmak istemeyen çok ciddi aşı karşıtları var. Gripte mesela her yıl aşı olunuyor. Burada da en az her iki yılda bir aşı vurunmak gerekebilir. Çünkü virüs mutasyona uğruyor. Aşının yan etkilerinden etkilenenler olabilir ve en kötü durumda bazı insanları da kaybedebiliriz.  Bu durumda aşı karşıtları seslerini daha çok yükseltebileceklerdir ve iş yapayım derken durumun daha kötü noktalara varması kaçınılmaz olabilir.
Hastaların tedavi edilmeleri konusunda Türkiye her yolu deniyor, her canı kurtarmak için çok ciddi uğraşlar veriyor. Ama bu Avrupa’da böyle değil. Bir hastaya eğer solunum cihazı gerekli değilse git evinde kal, nefessiz kalırsan bizi ara deniyor. Bunun tedavisi yok, kendin geçireceksen geçireceksin deniyor. Sadece belki ateş düşürücü filanla idare ediliyor insanlar.
Alman top virolog diye adlandırılan Prof. Dr. Christian Drosten çelişkili açıklamalarından ötürü tüm medya grubunun üzerinde yoğunlaşmasına sebep oldu. Durum böyle olunca açıklamalarını geri almış. Almış ama Şansölye Angela Merkel ona kızmış. Merkel fikrini değiştiriyor diye Dorsten’e kızmış. Dorsten başlangıçta ön saflarda Almanya’nın %60-70’i bu virüse yakalanacak ve ancak o zaman sürü bağışıklığı kazanılmış olacak demişti veya demişlerdi. Aynı şeyi Angela Merkel de demişti. Bu açıklamayla beraber virüs hakkında pek fazla veri elimizde yok demelerine rağmen kendilerini medyanın ve aşı karşıtlarının hedefine koydular. Aynı şekilde aynı tayfa, Prof. Dorsten, Robert Koch Enstitüsü ve Angela Merkel bu konuda mutabıklardı. Belki de milleti bu şekilde korkutmasalardı bu kadar başarıya ulaşılamayacaklardı virüsün yayılmaması konusunda.  Hatta Avusturya başbakanı Sabastian Kurz’un milleti korkutmak gerektiğini söylediği ile alakalı bir itirafı medyaya düşmüştü. Tabi tüm bunları medyadan öğreniyoruz. Doğruluğunu, yanlışlığını bilmiyoruz. 
Avrupa’da aşı araştırması yapan firmalar koordineli olarak çalışıyormuş ve aşı bulunduğunda patentini almayacaklarmış. Dünyanın yararlanmasını istiyorlarmış. Bakalım neler olacak, takipteyiz...

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Yıllara göre PKK tarafından şehid edilen Asker sayısı

Mustafa İslamoğlu'ndan ezber bozan zekat açıklaması